10 Eylül 2009 Perşembe

Atın İntikamı

Geçen yıl İsviçre'deki Avrupa Futbol Şampiyonası'nda Türk Milli Takımı son dakika mucizeleriyle çoşup Avrupa'yı fethederken futbolun beşiği İngiltere turnuvayı evlerinden ve publarından izliyordu. Semih Hırvatistan'a o golü attığında birer Türk gibi sevinen İngilizler mutlaka vardı eminim ki. İngiltere'nin o turnuvaya katılamamasının sebebiydi Hırvatlar. Hırvatistan Avrupa Şampiyonası'na katılmayı garantilemiş ve İngiltere için ölüm kalım maçında Wembley'e o rahatlıkla çıkmışlardı. Hırvatların altın jenerasyonu başlarındaki rockçı antrenörleriyle birlikte o gün İngilizlerin turnuva hayallariyle birlikte prestijinin de üstüne basıp geçmişlerdi.

O günden sonra İngiltere'de değişiklikler yapıldı. En başta sürekli değişen teknik direktör koltuğuna adam akıllı bi hoca geldi, Fabio Capello. Dünya Kupası Elemeleri ilk maçında Hırvatistan'ı deplasmanda Walcott'un hat-trick'i ile geçip bir nevi intikam almışlardı. Ama asıl şov bugün Wembley'de yapılacaktı ve yapıldı da.


Maç öncesi kaptan Terry, Beckham ve diğer oyuncularla birlikte Capello bu bizim için bir intikam maçı değil sadece Dünya Kupası elemelerine giden bilet tarzında açıklamalarda bulundular. Belki içlerinde hakkaten böyle düşünenler vardır ama bu maçı her düşündüğünde aklına Avrupa'ya gidemeyişlerinin öyküsü gelenler de vardır. Neden olmasın zaten. Ben mesela Bosna Hersek'e bi kin besliyorum şu dakika itibariyle. Nasıl ki İsviçre'ye elendikten sonra kendi evlerinde onları yenmek büyük bir haz ise aynı duyguları ilerleyen yıllarda Bosna karşısında yaşayacağım bizzat. Bu açıdan İngilizler için önemli bir maçtı. Kendi evlerinde alacakları bir galibiyet onları Afrika yolcusu yaparken Hırvatların durumunu da iyiden iyiye zora sokmak demekti. İngilizler bunu şov yaparak başardılar üstelik. Bu maçtan sonra o kötü anıların üstüne güzel bi çizik attı İngilizler.

İngiltere'deki bu değişimin en büyük sebebi kuşkusuz Capello. Bu kadar yetenekli bi oyuncu topluluğuyla uzun zamandır final bile oynayamamış olmaları basiretsiz teknik direktörlerin hatası. Capello gibi gittiği her takımla mutlaka bi kupa kazanan adam aynısını İngiltere'de yapabileceğinin sinyallerini verdi. Bu müthiş oyuncu havuzu ve doğru teknik direktörle Afrika için en büyük favori İngiltere benim gözümde. Gelmeden önce şovlarını da yaptılar zaten. Arjantin katılamazsa Hollanda ve İngiltere'yi tutarım Afrika'da.

fotoğraf: Guardian

6 yorum:

Sir Douglas McGiven dedi ki...

garezin kendi tasarrufun da abi hırvatlar ile ingilizlerin durumundan farklı bizim bosna ile yaşadığımız. sonuçta adamlar garantileyip de maça çıkmadılar. biz onları yensek göte gelme ihtimalleri vardı, yenemedik gelme ihtimalleri kalmadı artık neredeyse. sokayım işin matematiğine, bu dakikadan sonra bırakırlarsa aptallar zaten.

bosnalılara kızıp garezlenene kadar, kendi takımına, onu bu hâle getirenlere garez beslesen de bari yerini bulsa... bence...

Svetlin dedi ki...

olm ona özellikle girmedim zaten kendi takımımıza takibi saydırdım. normalde bosna beraberliği bizim için yeterli bi souç olmalıydı, saçma puanlar kaybetmesek.

amaaa; benim bosna'ya kızdığım nokta kalecilerinden başlayan bi antipati. bi top oynatmadılar, sürekli faul falan. neyse olmadı işte.

Sir Douglas McGiven dedi ki...

dayı tamam da bunu herkes yapıyor...

ne kadar etik olduğu tartışılır da yani, yapmayana da keriz deniyor alemde.

Sheed dedi ki...

ismo öncelikle hangi kin?

bi de bosna 'play-off'tan biraz zor çıkar, rahat olalım..

blastrula dedi ki...

2007'de Bosna'ya 3-2 kaybedilen bir mac vardi. Türkiye öne gecmisti ve zaman gecirerek oynuyordu. Son tik tik geldi iki tane Bosna golü ve Türkler bildigin göt oldu. Eger sen baskalarina yapiyorsan baskalari sana yaptiginda aglamayacaksin ismailim. ha onlar dogru düzgün yapti, sen eline gözüne bulastirdin, o da ayri tabi.

The Alp dedi ki...

Bosna bana bizim onbeş yıl önceki hallerimizi hatırlattı gerek stadı gerekse futbol seviyesiyle,tabi oyuncu kadrosu ve futbol stili olarak tam oturmuyor ama yine de bizdeki o istekli,tedirgin ve tecrübesiz ancak inanmış bir hava hakim.
Ayrıca pisliğiyle zaman geçirmesiyle kontralarıyla istediğini alan Bosnayı bolca tebrik ediyorum.