22 Haziran 2009 Pazartesi

Bir Küçük Minibüs Masalı

(Daktilo Efekti Girer)

Yer: Sapanca Minibüsü
Saat: 14.10 Suları

Bu olayda adı geçen, geçmese de varlıkları belli olan tüm karakterler gerçektir. Aslında gerçek olmamaları gerekiyor ama neyse. Şimdiki gündemimiz bu değil.

***

Minibüs sağa yanaştı. Bir adam, yanındaki küçük çocuğu göstererek muavine; 'Bunu X durağında indiruver daaaa' dedi ve çocuğu minibüse bindirdi.

Minibüs hareket etmeye başladı. Çocuk da hemen şoförün yanındaki ikili ön koltuğa oturdu. Arkadaki ikili koltukların birinde de ben varım. Bir ironi de şudur ki, çocuğun oturduğu koltuğun önündeki camda kocaman; 'Küçük çocukların en ön koltuğa oturması yasaktır' yazıyordu. Çocuk orada oturmaya devam etti.

Yaklaşık beş dakika sonra, minibüste yolcu olarak çocuk ve benden başka kimse kalmamıştı. Muavin çocuğun yanına oturup şoförle sohbet etmeye başladı. Nerede ineceğini bilmeyen ve kibar yetiştirildiği belli olan çocuk; 'Pardon ama muavin siz olmalısınız sanırım, değil mi?' dedi.

Çocuk bu cümleyi kurduktan sonra Seinfeld'teki slap bass efektini duydum sanki, muavinden cevap gecikmedi;

- Yok ağabeycum, şoforum ben! Ehe...

Espri yapmıştı muavin, şoförün de hoşuna gitmiş olacak ki güldüler. Çocuk gülmüyordu, beni hiç sormayın zaten. Hayat kötü, dünya acımasız! Gülmeye vaktimiz yok beyler bayanlar!

Muavin taşak geçilecek küçük bir çocukla başbaşa olduğunu anladı ve avına saldırmak üzere çalıların arasında çıktı. Hızlıca avının üstüne atladı ve sordu; 'Sen babanın oğlu musuuun?' Birden alevler yükseldi, minibüs yanıyordu. Sadece bir kişi kahraman olabilirdi, sadece bir kişi minibüsün geleceğine etki edebilirdi. İşte o çocuk, intikam ateşiyle savruldu;

- Yok abicim, eniştemin oğluyum.

10 yaşlarındaki çocuk, ayarı sapıyla vermişti. Muavin kontra-ataktan gelen golün şaşkınlığını atamamıştı. Bana döndü; 'Sen nereeede ineceksun ağabeycum?' dedi. 'Kedikaya'da ineceğim ben' dedim. 'Kedukaya'da induriyon!' diye bağırdı.

Minibüs'ten inerken bir serinlik hissettim. O çocuk her şeyi değiştirmişti, artık minibüs eski huzuruna kavuşmuştu ya da yol boyunca klima çalışmıyordu. Çok sıcaktı oğlum! Hani derler ya; 'Sıcaktan götüm terledi!' diye. Hah işte o birebir oldu bana. Yazlığa gidip donu değiştirdim de öyle otele geldim. Bu ne be?! Peh! Su çıktı lan sıkınca dondan!

Çocuğa göz kırpmıştım inerken, takdir ettim onu. Bir abisi olarak onore ettim, binlerce methiyeyi sadece bir göz kırpmasına sığdırdım. Boş boş bakıyordu yüzüme, anlamadı muhtemelen gerizekalı.

Dondan diyorum, sıktım ve su çıktı lan. İçilir mi? Nah içilir, kuyu suyu.

2 yorum:

Orange dedi ki...

donu sıktım diince sen, aklıma fenerli johnson geldi. atleti ne sıkardı beee

Saban dedi ki...

Kaynatınca içilir dayı!